Daire başkanı iken şube müdürlüğüne atanan davacının itirazına karşı Danıştay; “İdarenin takdir yetkisi” dedi

Daire başkanı iken şube müdürlüğüne atanan davacının itirazına karşı Danıştay; “İdarenin takdir yetkisi” dedi
A+
A-

Daire başkanı iken şube müdürlüğüne atanan davacının itirazına Danıştay 2. Dairesi; “idarenin takdir yetkisi” dedi. Büyükşehir Belediye Başkanlığında zabıta daire başkanı olarak görev yapan davacı tarafından, daire başkanlığı görevinden alınarak Etüt ve Projeler Daire Başkanlığı emrine şube müdürü olarak atanması işlemine karşı açtığı dava da Danıştay 2. Dairesi; “…idarenin, davacıyı daire başkanlığı kadrosuna 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 76. maddesinde ifadesini bulan takdir yetkisi kapsamında atadığı görülmekte olup, davalı idarenin atama konusunda sahip olduğu bu yetkinin davacıyı görevden alma konusunda da mevcut olduğunun kabulü noktasında tereddüt bulunmamaktadır.” diyerek idarenin takdir yetkisine vurgu yaptı. Söz konusu karar şu şekilde…


T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE

Esas No: 2021/14419
Karar No: 2022/726

TEMYİZ EDEN (DAVALI): … Büyükşehir Belediye Başkanlığı – …

VEKİLİ: Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI):

VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; ….. Büyükşehir Belediye Başkanlığında zabıta daire başkanı olarak görev yapan davacının, daire başkanlığı görevinden alınarak Etüt ve Projeler Daire Başkanlığı emrine şube müdürü olarak atanmasına ilişkin … günlü, … sayılı işlemin iptali, işlem nedeniyle mahrum kaldığı özlük haklarının iadesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.

İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; daire başkanlığı kadrosunun üst düzey kadro olduğu, üst düzey kamu yöneticilerinin, kamu kurum ve kuruluşlarının geleceğe dönük planlarını ve politikalarını saptayan, bu plan ve politikalardaki hedefleri gerçekleştirmek için gerekli kaynakları ve bu kaynakların kullanım yerlerini belirleyen ya da bu kişilerin emir ve direktifleri yönünde uygulamayı yapan veya onlara yardımcı olan kişiler oldukları, ayrıca, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile 5393 sayılı Belediye Kanunu’nda atama yapma ve görevden alma konusunda idarelere tanınan takdir yetkisinin bu tür kadrolar için daha geniş olduğunun kabul edilmesinin, bu görevlerden başka görevlere atanmaya ilişkin işlemlerin kazanılmış hakları veya genel olarak hukuk güvenliği ilkesini ihlal eden bir yönü bulunmadığı gibi belediye başkanlarının görevlerini kamu görevlisi olarak yürütmesine karşın görevlerinin seçim süresi ile sınırlı bulunduğu, yürütülen görevin devamı için seçimlerde tekrar başarılı olunmasının zorunlu olduğu, seçilmiş kamu personeli olan belediye başkanlarının, atama suretiyle görev yapan kamu personelinin görevlerinin gereği gibi ve başarılı bir biçimde yürütülememesi halinde doğacak müeyyidelerin yanında bir de seçilememek suretiyle bu görevinin sona ermesi sonucuyla karşılaşacağından, görev yapacağı personeli seçme ve atama hakkı ile yetkide paralellik ilkesi gereğince görevden alma hakkı bulunduğunun kabulü gerektiği, nitekim savunma dilekçesinde de yönetsel liderlerin mevcut durum analizlerinin yapıldığı ve davacının genel liderlik kriterleri puanının ortalamanın altında olduğunun belirtildiği, öte yandan idarenin takdir yetkisini dava konusu işlemin tesisi sırasında kamu yararı ve hizmet gerekleri dışında subjektif (öznel) nedenlerle kullandığına dair dosyada herhangi bir bilgi ya da belge de bulunmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde, ….. Büyükşehir Belediye Başkanlığında zabıta daire başkanlığı görevini yürüten davacının, daire başkanlığı görevinden alınarak Etüt ve Projeler Daire Başkanlığı emrine 1. dereceli şube müdürü olarak kazanılmış hak ve aylık derecesiyle atanması yolunda tesis edilen … günlü, … sayılı işlemde hukuka, kamu yararına ve hizmet gereklerine aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle davanın reddine hükmedilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi Kararının Özeti : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin temyize konu kararıyla; üst düzey yönetici atama ve görevden alma konusunda geniş bir tercih ve takdir yetkisine sahip olan idarenin, her türlü takdire dayalı işlemlerinde takdir yetkisini kullanırken kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun hareket etmesi gerektiği, davacının daire başkanlığı görevinde başarısız ve yetersiz olduğu ya da görevinden alınmasını gerektirecek bir fiili, tutum ve davranışı ile hizmete etkisi olan herhangi bir olumsuzluğu bulunduğu yönünde bir tespit bulunmadığı gibi şube müdürü kadrosuna atanmasını gerektiren hukuken geçerli herhangi somut bir sebebinin de davalı idarece gösterilmediği ve davacının görevinde başarısızlığı ya da yetersizliğinin bulunup bulunmadığı hususunda bir değerlendirme yapılmasına imkân sağlayacak sebeplerin de ortaya konulmadığı dikkate alındığında, salt takdir yetkisinin kullanıldığı ileri sürülerek tesis edilen dava konusu idari işlemde gerek mevzuat gerekse Anayasa Mahkemesi ve Danıştayın istikrar kazanmış içtihatlarında vurgulanan temel ilkeler bağlamında, daire başkanlığından alınan davacının şube müdürü olarak atanmasına dair tesis edilen dava konusu işlemde hukuki isabet görülmediği gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun kabulüne, … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı sayılı kararının kaldırılmasına, dava konusu işlemin iptaline ve davacının özlük haklarının iadesine hükmedilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı idare tarafından; belediye başkanlarının görev yapacağı personeli seçme ve atama hakkı ile yetkide paralellik ilkesi gereğince görevden alma hakkının bulunduğunun kabulünün gerektiği, daire başkanlığı görevini yürüten davacının, bu görevden alınması yolunda tesis edilen işlemin hukuka, kamu yararına ve hizmet gereklerine uygun olduğu ileri sürülerek, Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI: Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ:

DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, davalı idarenin temyiz aşamasındaki duruşma talebi 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 17. maddesinin 2. fıkrası uyarınca yerinde görülmeyerek, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY:
…… Büyükşehir Belediye Başkanlığında zabıta daire başkanı olarak görev yapan davacı tarafından, daire başkanlığı görevinden alınarak Etüt ve Projeler Daire Başkanlığı emrine şube müdürü olarak atanmasına ilişkin … günlü, … sayılı işlemin iptali, işlem nedeniyle mahrum kaldığı özlük haklarının iadesine karar verilmesi istemiyle temyizen incelenmekte olan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 76. maddesinde Kurumlar, görev ve unvan eşitliği gözetmeden kazanılmış hak aylık dereceleriyle memurları bulundukları kadro derecelerine eşit veya 68. maddedeki esaslar çerçevesinde daha üst veya kurum içinde aynı veya başka yerdeki diğer kadrolara naklen atayabilirler hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda aktarılan mevzuat hükmü ile memurların naklen atanmaları konusunda idareye takdir yetkisi tanındığı açık olup, bu yetkinin ancak kamu yararı ve hizmet gerekleri gözardı edilerek kullanıldığının kanıtlanması ya da idari yargı merciince saptanması halinde, sözü edilen bu durumun dava konusu idari işlemin sebep ve amaç unsurları yönünden hukuka aykırılığı nedeniyle iptalini gerektireceği yerleşik yargı içtihatlarıyla kabul edilmiştir.

Dava dosyasının incelenmesinden; davacının, 1992 yılında öğretmen olarak göreve başladığı, 02/05/2014 tarihinde kurumlar arası nakil yoluyla davalı idare emrine memur olarak atandığı, 25/07/2014 tarihinde engelliler daire başkanı, 22/06/2015 tarihinde şube müdürü, 21/04/2017 tarihinde zabıta daire başkanı olarak atandığı, 21/04/2019 tarihli dava konusu işlemle Etüd ve Projeler Daire Başkanlığı emrine şube müdürü olarak atandığı anlaşılmaktadır.

Davacının geçmiş hizmetleri incelendiğinde; idarenin, davacıyı daire başkanlığı kadrosuna 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 76. maddesinde ifadesini bulan takdir yetkisi kapsamında atadığı görülmekte olup, davalı idarenin atama konusunda sahip olduğu bu yetkinin davacıyı görevden alma konusunda da mevcut olduğunun kabulü noktasında tereddüt bulunmamaktadır.

Bu bağlamda, dava dosyasına sunulan bilgi ve belgelerin değerlendirilmesinden, idarenin mevzuat uyarınca sahip olduğu takdir yetkisini kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı kullandığına dair herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığı, dava konusu işlemin, davacının geçmiş hizmetleri ve görevin niteliği gözönünde bulundurularak, hizmetin daha etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesini sağlamak amacıyla, kamu yararı ile hizmet gereklerine uygun olarak tesis edildiği anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık, istinaf başvurusunun kabulü ile dava konusu işlemin iptali ve davacının özlük haklarının iadesine hükmedilmesi yolundaki Adana Bölge İdare Mahkemesi 1. İdari Dava Dairesi kararında ise hukuki isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE,

2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun temyize konu kararın verildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan haliyle 49. maddesinin 2/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA,

3. 2577 sayılı Yasa’nın 6545 sayılı Yasa ile değişik 50. maddesinin 2. fıkrası uyarınca ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesine

4. 2577 sayılı Yasaya 6545 sayılı Kanun’un 27. maddesi ile eklenen Geçici 8. madde uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 23/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Yargı Kararı Arama Sayfamız İçin Tıklayın…

iscimemur.net özellikle yerel yönetimlerde çalışan memur, işçi ve sözleşmeli personelin çalışma hayatı içerisinde karşılaştıkları özlük veya bordro konularındaki sorulara mevzuatsal dayanakları ile birlikte cevap bulabilecekleri bir platformdur.
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.