Memura ödenen ilave ödemeden işçi personel yararlandırılırsa hangi kesintiler uygulanmalı?

Memura ödenen ilave ödemeden işçi personel yararlandırılırsa hangi kesintiler uygulanmalı?
Yayınlama: 22.07.2023
A+
A-

Memura ödenen ilave ödemeden işçi personel yararlandırılırsa hangi kesintiler uygulanmalı?

Bilindiği üzere 15/7/2023 tarihi itibariyle memur ve diğer bazı kamu görevlilerinin bordrolarına İLAVE ÖDEME adı altında yeni bir kazanç kalemi eklenmiştir. Her yeni düzenlemede olduğu gibi burada da birtakım soruların gündeme gelmesi olağan ve beklenen bir şey olmakla birlikte  www.iscimemur.net yazarları olarak düzenlemeye ilişkin birçok yazı kaleme almış bulunmaktayız.

Amacımız belediyeler özelinde yaşanan tereddütleri en aza indirmek ve ülkemizin en önemli kurumlarından olan belediyelerimiz arasında uygulama birliğinin oluşmasına katkı sunmaktır.

Yazılar için tıklayın

İlave ödeme 7456 sayılı Kanun ile yürürlüğe girmiş olup anılan Kanun’un 28 inci maddesinde düzenlenmektedir. Peki söz konusu maddede hangi personelin bu ilave ödemeden yararlanacağı açıkça belirtilmiş olmasına rağmen düzenlemede yer alamayan işçi personelin ilave ödemeden yararlanması mümkün müdür?

Memura ödenen ilave ödemeden işçi personel yararlandırılırsa hangi kesintiler uygulanmalı?

6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 33 üncü maddesinin beşinci fıkrasında;

“Toplu iş sözleşmeleri ve çerçeve sözleşmeler, Anayasaya ve kanunların emredici hükümlerine aykırı düzenlemeler içeremez.” Hükmü yer almaktadır.

Bu hususa dikkat edilerek toplu iş sözleşmeleriyle işçiler lehine düzenlemeler yapılabilmektedir. Birçok belediyenin toplu iş sözleşmelerine ise memura uygulanan ücret artışının işçiye de aynen uygulanması yönünde maddeler koyulmaktadır.

Bu yazımızda toplu iş sözleşmesine hükümler konulmak suretiyle işçi personelinde ilave ödemeden faydalandırılması halinde işçiye ödenecek bu tutardan yapılacak yasal kesintilerin ne olması gerektiğini değerlendireceğiz.

Gelir vergisi açısından değerlendirmemiz;

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 61 inci maddesinde;

“Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir. Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez.” hükmüne yer verilmiştir.

Aynı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında ise;

“Kamu idare ve müesseseleri, iktisadi kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadi işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya zirai işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar.” Denilmekte olup aynı fıkranın 1 numaralı bendinde hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61 inci maddede yazılı olup ücret sayılan ödemelerden (istisnadan faydalananlar hariç), 103 ve 104 üncü maddelere göre vergi tevkifatı yapılacağı hükme bağlanmıştır.

Ayrıca 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 23 ve müteakip maddelerinde ücretlere ilişkin istisna hükümleri düzenlenmiş olmakla birlikte ilave ödemenin yer aldığı 7456 sayılı Kanunun 28 inci maddesinde de 4857 sayılı İş Kanunu veya 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununa tabi çalışanlara ait bir düzenlemeye yer verilmemiştir.

Yukarıda yapılan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere ilave ödemeden işçilerinde yararlandırılması durumunda ödenen tutarın tamamından gelir vergisi kesilmesi gerekmektedir.

Damga vergisi açısından değerlendirmemiz;

Benzer bir ödeme için verilen özelgede özetle;

“488 sayılı Damga Vergisi  Kanuna ekli (2) sayılı tablonun “IV.Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar” başlıklı bölümünün (34) numaralı fıkrasında, Gelir Vergisi Kanununun 23 üncü maddesinde belirtilen ücretlere ilişkin kâğıtların damga vergisinden istisna olduğu hükümlerine yer verilmiştir. Buna göre, 488 sayılı Kanuna ekli (2) sayılı tablonun IV/34 numaralı fıkrasındaki istisna hükmü, Gelir Vergisi Kanununun 23 üncü maddesine göre gelir vergisinden istisna olan ücretler nedeniyle düzenlenen kağıtlara ilişkin olup, bu ücretler dışında hizmet karşılığı hizmet erbabına yapılan ödemelerde bu fıkraya göre istisna uygulanması mümkün değildir.” Denilmektedir.

Dolayısıyla 7456 sayılı Kanun içerisinde 4857 sayılı İş Kanunu veya 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununa tabi çalışanlara ait bir düzenlemeye yer verilmediğinden ilave ödemenin işçilere de yapılması halinde damga vergisine tabi tutulması gerekmektedir.

Sigorta kesintisi açısından değerlendirmemiz;

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun Prime esas kazançlar başlıklı 80 inci maddesinde;

“… 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalıların prime esas kazançları aşağıdaki şekilde belirlenir.

a) Prime esas kazançların hesabında;

1) Hak edilen ücretlerin,

2) Prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkaktan o ay içinde yapılan ödemelerin ve işverenler tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine ödenen tutarların,

3) İdare veya yargı mercilerince verilen karar gereğince yukarıdaki (1) ve (2) numaralı alt bentlerde belirtilen kazançlar niteliğinde olmak üzere sigortalılara o ay içinde yapılan ödemelerin,

brüt toplamı esas alınır.

b) Ayni yardımlar ve ölüm, doğum ve evlenme yardımları, görev yollukları, seyyar görev tazminatı, kıdem tazminatı, iş sonu tazminatı veya kıdem tazminatı mahiyetindeki toplu ödeme, keşif ücreti, ihbar ve kasa tazminatları ile Kurumca tutarları yıllar itibarıyla belirlenecek yemek, çocuk ve aile zamları, işverenler tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine ödenen ve aylık toplamı asgari ücretin % 30’unu geçmeyen özel sağlık sigortası primi ve bireysel emeklilik katkı payları tutarları, prime esas kazanca tabi tutulmaz.

c) (b) bendinde belirtilen istisnalar dışında her ne adla yapılırsa yapılsın tüm ödemeler ile ayni yardım yerine geçmek üzere yapılan nakdi ödemeler prime esas kazanca tabi tutulur. Diğer kanunlardaki prime tabi tutulmaması gerektiğine dair muafiyet ve istisnalar bu Kanunun uygulanmasında dikkate alınmaz…” hükümleri yer almaktadır.

Dolayısıyla ilave ödemenin madde metninde sayılmaması ayrıca gerek gelir vergisi gerekse damga vergisinde olduğu gibi işçilere yönelik bir istisnai düzenlemenin 7456 sayılı Kanunda yer almaması gibi nedenlerle bu ödemeden sigorta primi kesilmesi gerekmektedir.

Sonuç olarak 7456 sayılı Kanun ile gelen İlave Ödemeden toplu iş sözleşmelerine hüküm koyularak işçi personelinde yararlandırılması durumunda işçi personele yapılacak ödemeden gelir ve damga vergisi ile sigorta priminin kesilmesi gerekmektedir.

Bu noktada bir duraksama yaşanması halindeyse ilgili kurumlardan görüş talep edilmesi uygun olacaktır.

Takdir okuyucunundur…


Tavşanlı Belediyesi  / Kütahya

Yazarın Tüm Yazıları İçin Tıklayın…


Telegram kanalımıza katılmak için tıklayın >> t.me/iscimemurnet


iscimemur.net’i twitter da takip etmek ister misiniz? Tıklayın

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.