Oğuz Kağan destanı ,Oğuz Kağan’ın ( Mete Han ) doğumundan itibaren hayatını konu alır.Çocukluğu ve gençlik yılları,kahramanlıkları ,ailesi ,çocukları ,hükümdarlığı,mücadeleleri ve savaşları anlatılır.Ölümünden önce çocukları ile yaptığı o meşhur konuşma ve hüküm sürdüğü ülkesini çocukları arasında paylaştırmasından bahsedilir.İşte bu destana göre Oğuz Kağan’ın Gün Han,Ay Han,Yıldız Han,Gök Han,Dağ Han ve Deniz Han adlarında altı oğlu vardır.Bunlardan ilk üçünün soyundan gelenlere Bozoklar denir ve sağ kolu oluştururlar,diğer üçünün soyundan gelenlere ise Üçoklu denir ve sol kolu oluştururlardı.Bozoklar şölenlerde ,orduda Han’ın sağında bulunurlar,Üçoklar ise Han’ın solunda olurlardı ve derecelerine göre sıralanırlardı.
Han’ın sağında bulunan Bozokların en başında Gün Han’a mensup boylar bulunurdu.Derecelerine göre Gün Han’ın Kayı,Bayat,Elkaevli,Karaevli ; Ay Han’ın Yazır,Döger,Dodurga,Yaparlı ;Yıldız Han’ın Avşar,Kızık,Beğdili,Kargın adlarında boyları vardı.Sol kolda bulunan Üçoklarda ise yine derecelerine göre ,Gök Han’ın Bayındır,Beçene,Çavundur,Çepni ; Dağ Han’ın Salur,Eymür,Alayundlu,Yüreğir; Deniz Han’ın Iğdur,Bunduz,Yıva,Kızık adlarında boyları vardı.Toplamda Oğuz Boylarının sayısı yirmi dört tane idi.
Bu boylardan bir tanesi, Dünya tarihini derinden etkileyecek ve değiştirecek olan Oğuzların Bozoklar kolundan Kayı Boyudur. Osmanlı Devletini kuran Osmanoğulları ailesinin mensup olduğu Kayı Boyunun Hikayesi ,Orta Asya’dan göç ederek geldikleri Ahlat veya Aras havzası civarlarından sonra daha da belirginleşmeye başlamıştır.Büyük Selçuklu idaresinde bulunan Kayı Boyunun göç etme sebepleri arasında yeni yurtlar keşfetme arzusu olduğu gibi Moğol baskısı da bulunmaktadır.
Ahlat’ta bulunduğu dönemde Kayı Boyunun liderliğini Süleyman Şah yapmaktadır.(Ertuğrıl Bey’in babası.) Bazı kaynaklar ise bu kişinin isminin Süleyman Şah değil ,Gündüz Alp olduğu yönündedir.Çoğunluk Süleyman Şah olarak kabul ettiği için biz de o isimle hitap edelim.Süleyman Şah’ın dört oğlu vardır : Sungur-Tekin,Gündoğdu,Dündar ve Ertuğrul.
Malazgirt zaferinden sonra Anadolu’nun kapıları Türklere açılmış ve Türk Boyları hızla Anadolu’yu ele geçirmeye başlamışlardı.Bu boyların önlerinde fethedilecek bir yurt ,arkalarından kovalayan Moğol belası bulunuyordu.Süleyman Şah’ın ölümünden sonra ( Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivlerinde bulunan ve Süleyman Hasbi tarfından Sultan Abdulhamid’e sunulan bir belgeye göre Süleyman Şah Fırat nehrini geçerken boğularak ölmüştür)oğulları arasında fikir ayrılığı yaşanmış ve Boy bölünmüştür.Gündoğdu ve Sungur-Tekin Ahlat’ta kalmış,Ertuğrul Bey, kardeşi Dündar , annesi Hayme ( Devlet Ana ) ve obanın bir kısmı ile birlikte batıya göç etmişlerdir.Bu göç Kayı Boyunu bölmüş ama bir hayalin bir rüyaya,bir rüyanın gerçek olmasına vesile olmuştur.Bu hayal Ertuğrul gazi’ye ,bu rüya ise oğlu Osman Gazi’ye aittir. Bu rüya, 340 çadırdan Dünya’ya hükmedecek 600 yıllık bir devlet,bir imparatorluk,bir medeniyet kurma rüyasıdır hatta daha fazlasıdır.
Buraya kadar olan kısımı Ruhi Tarihi’nde bulmak mümkündür.Ruhi Tarihi’nde anlatılanları sırasıyla nakletmeye çalışalım :
-‘’Türkistan vilayetlerinde kefere-i Tatar hucum itmeğe başladı’’ Bu tabir ,Cengiz Han’ın Celaletdin Harzemşah’a karşı saldırıya geçmesini işaret eder.Harzemşahlar devleti ,Moğollar ile Anadolu arasında bir kalkan görevi görmektedir.
-‘’Ertuğrul aşireti ile gelüp Ahlat şehri nevahisinde temekkün ittiler.’’ , ‘’Kefere (Moğol) hücumu ziyade oldu,göçüp rum diyarına geldiler.Başbuğları Ertuğrul idi’’
-‘’üçyüz kırk nefer kişisiyle terk-i Türkistan idüp Selçukiler ile Rum’a (Anadolu) gelip KaracaTagı ihtiyar idüp’’
Ertuğrul Bey önderliğinde batıya göç eden Kayı Boyunun bir kısmı, Ankara’nın batısında bulunan Karacadağ yörelerine yerleştiler ve burada obalarını kurdular.Burası Anadolu Selçuklularının Bizans (Laskaridler) ile mücadele verdiği uç bölgelerine yakın bir konumdadır.Laskaridler,Bitinya bölgesinde bulunan ve o dönem Bizans İmpratorluğunun yönetimine sahip bir hanedandır.Anadolu Selçuklu Sultanı I.Alaeddin Keykubad ,Bizans ile savaşmak için Ankara’ya geldiğinde ,Ertuğrul savaşçılarıyla birlikte Sultan’ın ordusuna katıldı.I.Alaeddin Keykubad’ın düzenlediği bu seferde Ertuğrul,Selçuklu ordusunun akıncılığını yapmış, Karacahisar kuşatmasında bulunmuş ve Karacahisar fethedilmiştir.Bu zaferler neticesinde Sultan I.Alaeddin Keykubad,gayretlerinden ve yararlılıklarından dolayı Ertuğrul’u uç beyi tayin ederek fethettiği Yukarı Söğüd’ü kışlak,Domaniç’i yaylak olarak vermiştir.Ertuğrul Bey ,gaza akınlarına buradan devam ederken ,doğuda beliren tehlikelerden dolayı Laskaridler ile barış yapma yoluna giden I.Alaeddin, Konya’ya dönmüştür.
Sultan Konya’ya döndükten sonra Karacahisar tekrar Laskaridler(Bizans)’in eline geçmiştir.Sultan’ın yaptığı sulh, uç beylerini durdurmamış,Bizans topraklarına akınlar devam etmiştir.Bu akıncılardan bir kısmı uç beyi Ertuğrul Bey ve onun alpleridir.
Bu sıralarda doğuda önemli gelişmeler yaşanmaktadır. Cebe Noyan ve Subutay ( Cengiz Han’ın önemli komutanları)’ın Harzemşahı takip ederek Azerbaycan’a kadar gelmeleri tüm Anadolu’yu dehşete düşürmüştü.Bu durumdan dolayı kaygıya kapılan I.Alaeddin Keykubad ,Harzemşah Sultanına ittifak önerisinde bulundu.Fakat Alaeddin’in bu girişim sonuçsuz kaldı.Hatta Harzemşah Sultanı’nın Doğu Anadoluyu topraklarına katma hevesi,bu iki devleti savaş durumuna getirdi.Erzincan ovasında 1230 yılında yapılan Yassı-Çimen savaşında Harzemşahlar yenildi, I.Alaeddin Keykubad komutasında Selçuklular galip geldi fakat kazançlı çıkan taraf Moğollar oldu.Artık Moğolların önünde ,dağılmış bir Harzemşah devleti ve gücünü harcamış bir Selçuklu vardı.Sel gibi gelen Moğollara karşı duracak bir güç kalmamıştı.Arada tampon bölge olan Harzemşahlar devleti yıkılınca Anadolu Selçukluları ile Moğollar arasında temas başlamış oldu.
Doğu Anadolu’ya akınlar ve yağmalar düzenleyen Moğollar’ın bir askeri birliği,Sivas yakınlarında bulunan Kemaleddin Ahmed Kervansarayını yağmalayınca I.Alaeddin dehşete düştü.Bu olaydan bir yıl sonra Ögedaya bir elçi gönderdi.Ögeday ise bir yarlıg(buyruk) göndererek I.Alaeddin’den kendi egemenliğini kabul etmesini istedi.Yarlığı alan I.Alaeddin kısa bir süre sonra vefat etti.Bu seyirde devam eden olaylar Kösedağ savaşı ile sonuçlandı ve Anadolu’da Selçukluların otoritesinin yıkılmasına neden oldu.
Ertuğrul Bey kendisine verilen uç beyliğinde akınlarına devam etti.Osmanlı kaynaklarına göre Karacahisar’ı ve Söğüd’ün tamamını fethetti,Bilecik tekfurunu vergiye bağladı.Kösedağ hezimetinden sonra oluşan otorite boşluğunda dahi devletine sadık kalmaya devam etti.Meşhur Cimri Olayında ( Cimri Ayaklanması ) Sultan Gıyaseddin’in hizmetinde bulundu.
Üç oğlu oldu: Saru Yatı( Savcı Bey) ,Gündüz Alp ve Osman Bey.
Öldüğünde 90 yaşını geçkindir.Kabri Ertuğrul Gazi Türbesi olarak fethettiği Söğüd’de (Bilecik) bulunmaktadır.Kabrinin etrafında, üzerinde getirildiği yerin adı yazan ,cümle Osmanlı eyaletlerinden getirilmiş toprak kablar bulunur(Fas,Cezayir,Tunus,Mısır,Irak,Yemen,Kırım,Romanya,Ukrayna,Makedonya,Bulgaristan,Sırbistan…..) Bu durum,Ertuğrul Gazi’nin kurduğu hayalin nerelere kadar ulaştığını anlatan güzel bir kanıttır aslında.Türbesi Osman Bey tarafından yaptırılmış,Sultan II.Abdulhamid tarafından onarılmıştır.Yunan işgali sırasında tahrip edilmiş,taşları kırılmış ve kurşunlanmıştır.Kurşun izleri hala durmaktadır.
Ertuğrul Bey’in ölümünden sonra Kurultay, seçim ile Osman Gazi’yi başa geçirmiştir.Osman Gazi ,babasının kurduğu uç beyliğini, beyliğe dönüştürecek olan kişidir.
Osman Gazi ,Ahilerin Şeyhi Şeyh Edebali’nin kızı Rabi’a Bala Hatun ile evlenerek Ahilerin ve Gazi’yanı Rum’ların desteğini almıştır.
Ertuğrul Gazi’nin oğlu Osman Gazi’ye olan vasiyetinin kaynağını bilemiyoruz ama Ertuğrul Gazi’nin kişiliği ve adaleti hakkında halk arasındaki anlayışı yansıtması açısından bizim için çok önemlidir.
‘’Bak oğul!
Beni kır; Şeyh Edebalı’yı kırma
O bizim boyumuzun ışığıdır
Terazisi dirhem şaşmaz.
Bana karşı gel; ona karşı gelme!
Bana karşı gelirsen üzülür, incinirim.
Ona karşı gelirsen gözlerim sana bakmaz olur.
Baksa da görmez olur.
Sözümüz Edebalı için değil,
Senceğiz içindir.
Bu dediklerimi vasiyetim say...’’
Yazımızı yine Ruhi Tarihi’nden bir alıntı ile bitirelim :
‘’Ertuğrul çün çeribaşı olup çeri çeküp hayli köyler ve kendler urup ve iller garet idüp baş baş diri kafirler ve mal-i ganimetler getüre başladı,ol sebebten Sultan Alaeddin ikdam-ı tam idüp Sahibün Karahisarı muhasara idüp kıble tarafına Ertuğrul’u kodı.O sırada ol cenibden hayli savaş olup kefere be-gayet aciz ve fürü-mande olup aman diledilerki harac üzerine muslaha oluna.’’
Ruhu Şad,Mekanı Cennet Ola …