Aralık Ayı Maaşlarında Dikkat Edilecek Hususlar
Bilindiği üzere kamu personeli maaş sistemindeki aybaşı ifadesinden önceleri her ayın 1’i anlaşılırken 10.09.1987 tarih ve 19570 sayılı Resmi Gazete ‘de yayımlanan 289 sayılı Devlet Memurları İle Diğer Kamu Görevlilerinin Aylıklarının Ödeme Zamanının Değiştirilmesine Dair Kanun Hükmünde Kararname ile bu durum değişmiştir.
Söz konusu KHK ile ücretlerini çalışmadan önce peşin olarak alan kamu personeli için “aybaşı” ifadesinden her ayın 15’i, ücretlerini çalıştıktan sonra alan kamu personeli içinse “ay sonu” ifadesinden her ayın 14’ü anlaşılacak şekilde değişikliğe gidilmiştir. Konunun uygulama esasları ise 29.09.1987 gün ve 19589 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 100 Seri No.lu Devlet Memurları Kanunu Genel Tebliğinde yer almaktadır.
Biz bu yazımızda söz konusu değişiklik sonrası uygulamada karşılaşılan zorluklar ve bu zorlukların aşılması adına gerek kanun koyucu gerekse işverenler adına neler yapılması gerektiğini değerlendireceğiz.
Aralık ayı yaklaşırken uygulamada karşılaşılabilecek olası durumlar neler?
İşçi personel açısından;
Kadrolu işçi personelin aralık ayı maaşına esas dönemi 15.12.2022-14.01.2023 tarihleri arasıdır. Bahse konu dönemde karşılaşılan en büyük sorun ise gelir vergisi hususunda yaşanmaktadır.
Bilindiği üzere aralık ayı maaşları;
15.12.2022 – 31.12.2022
01.01.2023 – 14.01.2023
Olmak üzere iki parça halinde yapılacaktır.
Yılın son ayında, ayın 15’i ile 31’i (31 Aralık 2022) arasındaki günlere ait çalışmaların hakedişleri 2022 yılında tahakkuk ettirilerek emanet hesaba alınacak ve bu tarihlerin ödemesi 15.01.2023 tarihinde yapılacaktır.
Bu durum ise gelir vergisi açısından bazı soruları beraberinde getirmektedir. Mesela emanete alınan 15.12.2022-31.12.2022 dönemine ait kazançlarda hangi yılın vergi esasları uygulanacağı gibi…
Elbette konuyla ilgili verilmiş bazı özelgeler mevcuttur. Bu özelgeler de genel olarak;
Bütçenin yıllık olduğu ve yılsonunda tahakkuk edilen 17 günlük maaşın emanet hesaba alınarak personele ödenmediği, dolayısıyla bu hususun 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 96 ncı maddesinde yer alan hesaben ödeme kapsamında değerlendirilemeyeceği söylenmektedir.
Bu nedenle, 15 Aralık 2022-14 Ocak 2023 tarihleri için (Aralık 2022);
15 Ocak 2023 tarihinde yapılacak ücret ödemelerindeki vergilendirmede 2023 yılında geçerli olan vergi tarifesi dikkate alınacak dolayısıyla işçilerin kümülatif gelir vergi matrahları sıfırlanacaktır.
Bir başka husus ise asgari ücretin 1 Ocak 2023 tarihinden itibaren geçerli olması nedeniyle işçi maaşında yer alan bazı kazançlardaki muafiyetlerin ne şekilde uygulanacağıdır?
Peki burada hangi muafiyetlerden bahsediyoruz?
Aile yardımında uygulanan SGK muafiyeti
Çocuk parasında uygulanan SGK muafiyeti
Yemek parasında uygulanan SGK muafiyeti
15 Aralık 2022-14 Ocak 2023 döneminde yer alan çocuk parası, aile yardımı, yemek yardımı gibi ödemelerdeki prime esas kazanç muafiyeti 2022 yılında geçerli olan asgari ücret üzerinden mi yoksa 2023 yılında geçerli olacak asgari ücret üzerinden mi hesaplanacağı pek çok kişi tarafından merak edilen bir konudur.
Hatırlanacağı üzere içinde bulunduğumuz yılda (2022) asgari ücrete ara zam yapılmış ve 1 Temmuz 2022 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere asgari ücret tutarı değişmişti.
Bunun üzerine Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü 2022/13 sayılı Genelgeyi yayımlayarak 15.6.2022 – 14.7.2022 döneminin sigorta primine esas kazanç alt sınırını;
2022 yılı Haziran ayının ikinci yarısı için: 166,80 TL x 16 gün =2.668,80 TL
2022 yılı Temmuz ayının ilk yarısı için: 215,70 TL x14 gün = 3.019,80 TL
Olmak üzere,
2.668,80 TL + 3.019,80 TL= 5.688,60 TL şeklinde hesaplanacağını duyurmuştu.
SGK tarafından yayımlanan genelgeden anlaşılacağı üzere yukarıda bahsi geçen dönem için kamu kurumlarında uygulanacak sigorta primine esas kazanç alt sınırı kıst bir şekilde hesaplanmıştır.
Buradan hareketle yılsonu içinde benzer bir çıkarımda bulunmak elbette mümkündür.
Bazı belediyeler 15.12.2022-14.01.2023 dönemindeki istisnalar için 01.01.2023 tarihinde geçerli olacak asgari ücret üzerinden istisna hesaplarken, bazı belediyeler ise SGK genelgelerindeki gibi iki asgari ücret üzerinden kıst hesaplama yaparak muafiyetleri tespit etmektedir.
Peki hangisi doğrudur?
Kanaatimizce doğru uygulama tıpkı daha önceki SGK genelgelerinde olduğu gibi kıst uygulama yapmak olacaktır.
Sigorta primine esas tavan miktarı nasıl tespit edilecektir?
Sigorta primine esas tavan miktarı da SGK tarafından kıst hesaplanmaktadır. Buradaki hesapta yine yukarıdaki kıst hesaplama mantığı ile yapılacaktır. Bilindiği üzere sigorta primine esas kazanç tavan miktarı brüt asgari ücretin 7,5 katı olarak uygulanır. 15.12.2022 ile 14.01.2023 tarihleri için uygulanacak tavan miktarı;
a) 6471,00 / 30 X 16 ve,
b) 1 Ocak 2023 tarihinden itibaren geçerli yeni asgari ücret / 30 X 14
Olmak üzere a + b toplamının 7,5 katı olarak uygulanacaktır.
Muhtasar Beyanname açısından değerlendirme
Hatırlanacağı üzere 01.07.2020 tarihinden önce çalışanların ücretleri üzerindeki vergi kesintileri “Muhtasar Beyanname” ile,
SGK prim tutarları ise “Aylık Prim ve Hizmet Belgesi” ile ilgili kurumlara bildiriliyordu.
01 Temmuz 2020 tarihinden itibaren iki bildirim birleştirilmiş ve “Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi” adıyla tek elde toplanmıştır.
Düzenlemeye ilişkin bilgiler gelir idaresi başkanlığı tarafından yayımlanan ve 1003 A diye bilinen Muhtasar Prim Ve Hizmet Beyannamesi Düzenleme Kılavuzu’nda yer almaktadır.
Bu kılavuzda yer alan bir tablo ise ayın 15 ile 14 arasında maaş alanlara ilişkin olup ilgili tablo aşağıdaki gibidir.
Tablonun bize anlattığı şey şudur;
Çalışma süresi başında (memur ve sözleşmeli personel) maaş alanların 15 Ocak 2023 tarihli maaşındaki vergi istisnası 2023 yılında geçerli olan asgari ücretin net tutarı üzerinden tespit edilecek olup bu kişilerin beyannamesi ise 26 Şubat son bildirim tarihli ocak ayı muhtasar beyannamesi ile kuruma gönderilecektir.
Maaşını çalışma süresi sonunda alanlar içinse 15 Ocak 2023 tarihli maaşındaki (15.12.2022-14.01.2023) vergi istisnası 2023 yılında geçerli olan asgari ücretin net tutarı üzerinden tespit edilecek olup bu kişilerin beyannamesi ise 26 Şubat son bildirim tarihli ocak ayı muhtasar beyannamesi ile kuruma gönderilecektir.
Sonuç ve Değerlendirme;
Yazımızın başında ifade ettiğimiz gibi mevzuatımız sürekli değişmekte ve yeni düzenlemelerle gelen uygulamalar çalışma hayatına derhal uygulanırken bunlara ilişkin tebliğ, genelge ve benzeri kaynaklar geç yayınlanmakta veya hiç yayınlanmamaktadır.
Belediyeler açısından konuşacak olursak, bu uygulamaların en sağlıklı şekilde yapılabilmesi ve uygulama birliğinin sağlanabilmesi için yayımlanan mevzuat kaynaklarında özel sektör ve kamu kurumları için ayrı ayrı örnekler yer alması yerinde olacaktır.
Takdir okuyucunundur…
Mehmet YURDCU
Tavşanlı Belediyesi / Kütahya
Yazarın Tüm Yazıları İçin Tıklayın…
Telegram kanalımıza katılmak için tıklayın >> t.me/iscimemurnet
⇒ iscimemur.net’i twitter da takip etmek ister misiniz? Tıklayın