Belediyelerin Sıkça Karşılaştığı Muvazaa Davalarına İlişkin Örnek Karar
Belediyeler bünyesinde memur, sözleşmeli ve sürekli işçi pozisyonlarında personel çalıştırılırken bunların yanında belediyelerce kurulan şirketler üzerinden işe alınmış veya mevzuat düzenlemesiyle bu şirketlere devredilmiş kişilerde çalıştırılmaktadır.
Belediye şirket işçilerinin birçoğu ise emekli olduklarında mahkemenin yolunu tutarak muvazaa davası açmakta ve asıl işveren olan belediyenin sürekli işçisiyle aynı işi yaptığını iddia ederek sürekli işçilerin yararlandığı toplu iş sözleşmesinin sağladığı mali haklardan geriye dönük yararlandırılma talebinde bulunmaktadırlar.
Zira 4857 sayılı iş Kanununda bu durum; “Asıl işverenin işçilerinin alt işveren tarafından işe alınarak çalıştırılmaya devam ettirilmesi suretiyle hakları kısıtlanamaz veya daha önce o işyerinde çalıştırılan kimse ile alt işveren ilişkisi kurulamaz. Aksi halde ve genel olarak asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı işleme dayandığı kabul edilerek alt işverenin işçileri başlangıçtan itibaren asıl işverenin işçisi sayılarak işlem görürler. İşletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işler dışında asıl iş bölünerek alt işverenlere verilemez.” şeklinde düzenlenmektedir.
Fakat aşağıda tam metni yer alan Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin yeni tarihli örnek karında 5393 sayılı belediye Kanununun “Gelecek yıllara yaygın hizmet yüklenilmesi” başlıklı 67 nci maddesi ile aynı kanunun “Şirket kurulması” başlıklı 70 inci maddesi ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanununun “Şirket kurulması” başlıklı 26 ncı maddeleri dayanak gösterilerek davacının muvazaa talebi reddedilmiş ve davacının davalı belediyenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanamayacağına hükmedilerek;
“Şirket hissesinin büyük bir kısmının ya da tamamının Belediyeye ait olması tek başına aradaki ilişkinin geçersiz olduğu şeklinde değerlendirilemez. Yine belirtilen yasal düzenlemeler karşısında şirket işçilerinin belediyelerin faaliyet alanındaki işlerde çalıştırılması, bir kısım emir ve talimatları belediye yetkililerinden almaları, belediye işçileri ile benzer işlerde çalıştırılmaları muvazaa kriteri olarak değerlendirilemez.” şeklinde karar verilmiştir.
Yargıtay’ın son dönem kararlarında belediye şirket personelinin açtığı muvazaa davalarına karşı bakış açısı bu yönde olup dava açmayı düşünen işçilerin veya hali hazırda açılan davaları savunma aşamasında olan belediye personelinin bu kararı ve bakış açısını dikkate almasında yarar vardır.
Yargıtay Kararının tam metni aşağıdaki gibidir;
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının belirsiz süreli iş sözleşmesiyle …’na ait işyerinde … Gıda Hayvancılık Tur. İnş. Madencilik Temizlik Güvenlik Danışmanlık Hiz. San. Tic. A.Ş.’nin işçisi olarak özlük dosyasında belirtilen görevini yerine getirdiğini, davalıdan getirtilecek nöbet çizelgelerinde belirtilen biçimde ulusal bayram genel tatil günlerinde çalıştığını, asıl işverenin kendi çalışanlarına imzaladığı sözleşmelerle tanıdığı hakların kendisine de tanınması gerektiği, aksi halde uygulamanın eşit işe eşit ücret ilkesine, İLO sözleşmelerine aykırı olacağını, davacının …’na sözde devredildiğini, dava dışı belediyece kurulan … isimli şirketin taşeron işçisi durumuna getirildiğini, yapılan işlem incelendiğinde işyeri devri koşullarının oluşmadığını, davacının yeni işyerinde önceki ücretini alamadığını, önceki Toplu İş Sözleşmesine göre tanımlanan haklarından yoksun bırakılarak çalışmaya zorlandığını, yapılan işlemin devir niteliğinde olmadığını, yeni bir iş ilişkisi kurulduğunu ileri sürerek davacının davalı …’nın işçisi olduğunun saptanmasıyla, Belediye işçilerinin yararlandırıldığı sözleşme ve Toplu İş Sözleşmeleri uyarınca tanınan haklardan yararlandırılmasını ve fark ücret alacakları ile bir kısım işçilik alacaklarının davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalıların Cevabının Özeti:
Davalı … vekili, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davacının alacaklarının zamanaşımına uğradığını, davacının başlangıçta yüklenici … Gıda Hayvancılık Tur. İnş. Madencilik Temizlik Güvenlik Danışmanlık Hiz. San. Tic. A.Ş. çalışanı olarak …’nda çalışmaktayken, 6360 sayılı Yasa gereği … Belediyesinin …’na dönüştüğünü, merkezde … Belediyesi kurulduğunu, …, … Belediyesi ve … Gıda Hayvancılık Tur. İnş. Madencilik Temizlik Güvenlik Danışmanlık Hiz. San. Tic. A.Ş. arasında 01/04/2014 tarihinde devir protokolü imzalandığını, kendilerinin asıl işveren, diğer davalının alt işveren olarak bu protokolü imzaladığını, hizmet sözleşmesinin 31/12/2014 tarihine kadar geçerli olacak şekilde … Belediyesine devredildiğini, 01/01/2015 tarihinden itibaren davacının dava dışı … Belediyesi ve … A.Ş.’de çalışmaya devam ettiğini, davacının devir sonrası iş akdinin devam ediyor olması sebebiyle feshe bağlı alacakları talep edemeyeceğini, davacının yüklenici firma elemanı olduğunu, kendi imzaladığı sözleşme ve toplu iş sözleşmeleriyle tanınan haklar dışında talepte bulunamayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … Gıda Hayvancılık Tur. İnş. Madencilik Temizlik Güvenlik Danışmanlık Hiz. San. Tic. A.Ş. vekili, talep edilen alacakların zamanaşımına uğradığını, dava dilekçesinin, taleplerin ve harca esas miktarın netleştirilmesi gerektiğini, dava konusu olayda muvazaa veya hukuksuzluk olmadığını, davacının durumu bilerek kendi iradesi ile sözleşme imzaladığını, 6360 sayılı Yasa gereği … isimli bir belediye kurulduğunu, bu belediyenin hizmetleri yürütebilmesi için belediye çalışanlarının bir kısmının bu belediyede istihdamı gerektiğini, … kendileri ve yeni kurulan bu belediyenin taraf olduğu devir protokolü imzalandığını, davacının iş sözleşmesinde devamlılık olduğunu, sözleşmesinin feshedilmediğini, davacının iş sözleşmesi feshedilmediği için kıdem ve ihbar tazminatı talep edemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, taraflar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Taraflar arasındaki temel uyuşmazlık, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kanuna uygun kurulup kurulmadığı ve muvazaaya dayanıp dayanmadığı noktasında toplanmaktadır.
Dosya kapsamına göre, davacının davalılar arasındaki hizmet alım sözleşmesi kapsamında, davalı … Gıda Hayvancılık Tur. İnş. Madencilik Temizlik Güvenlik Danışmanlık Hiz. San. Tic. A.Ş.’nin işçisi olarak davalı …’na ait işyerinde çalışmakta iken 01.04.2014 tarihinde …, … Belediyesi ve … Gıda Hayvancılık Tur. İnş. Madencilik Temizlik Güvenlik Danışmanlık Hiz. San. Tic. A.Ş. arasında imzalanan sözleşme devir protokolüne göre çalışmasının … Belediyesinde devam ettiği anlaşılmaktadır. Davacının talebi, davalılar … ve … Gıda Hayvancılık Tur. İnş. Madencilik Temizlik Güvenlik Danışmanlık Hiz. San. Tic. A.Ş. arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunun ve davacının baştan itibaren davalı …’nin işçisi olduğunun tespiti ile bir kısım fark alacaklarının hüküm altına alınmasına yöneliktir.
Mahkemece ve Bölge Adliye Mahkemesince, davalılar arasındaki sözleşmelerin hizmet alımı olarak tanımlanamayacağı, işçi teminine yönelik olduğu, … Gıda Hayvancılık Tur. İnş. Madencilik Temizlik Güvenlik Danışmanlık Hiz. San. Tic. A.Ş. işçisi olarak çalışan işçilerin işin icrası sırasında talimatları davalı …’ndan aldığı, şirket hisselerinin yaklaşık %99’unun Belediyeye ait olduğu, … Gıda Hayvancılık Tur. İnş. Madencilik Temizlik Güvenlik Danışmanlık Hiz. San. Tic. A.Ş.’nin üçüncü şahıs olmadığı gerekçeleriyle davalı … ile davalı şirket arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu sonucuna varılmış ise de kanunun vermiş olduğu yetkiye dayanılarak Belediye tarafından kurulan şirketlere Belediyenin bir kısım işlerinin gördürülmesi işçi teminine yönelik olarak değerlendirilemez.
5393 sayılı Belediye Kanunun 67. maddesine göre, “Belediyede belediye meclisinin, belediyeye bağlı kuruluşlarda yetkili organın kararı ile park, bahçe, sera, refüj, kaldırım ve havuz bakımı ve tamiri; araç kiralama, kontrollük, temizlik, güvenlik ve yemek hizmetleri; makine-teçhizat bakım ve onarım işleri; bilgisayar sistem ve santralleri ile elektronik bilgi erişim hizmetleri; sağlıkla ilgili destek hizmetleri; fuar, panayır ve sergi hizmetleri; baraj, arıtma ve katı atık tesislerine ilişkin hizmetler; kanal bakım ve temizleme, alt yapı ve asfalt yapım ve onarımı, trafik sinyalizasyon ve aydınlatma bakımı, sayaç okuma ve sayaç sökme-takma işleri ile ilgili hizmetler; toplu ulaşım ve taşıma hizmetleri; sosyal tesislerin işletilmesi ile ilgili işler, süresi ilk mahallî idareler genel seçimlerini izleyen altıncı ayın sonunu geçmemek üzere ihale yoluyla üçüncü şahıslara gördürülebilir”.
5393 sayılı Kanun’un 70. maddesinde ise, “Belediye kendisine verilen görev ve hizmet alanlarında, ilgili mevzuatta belirtilen usullere göre şirket kurabilir” düzenlemesi yer almaktadır.
Benzer şekilde 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun 26. maddesinde ise, “Büyükşehir belediyesi kendisine verilen görev ve hizmet alanlarında, ilgili mevzuatta belirtilen usullere göre sermaye şirketleri kurabilir. Genel sekreter ile belediye ve bağlı kuruluşlarında yöneticilik sıfatını haiz personel bu şirketlerin yönetim ve denetim kurullarında görev alabilirler. Büyükşehir belediyesi, kendine ait büfe, otopark ve çay bahçelerini işletebilir; ya da bu yerlerin belediye veya bağlı kuruluşlarının % 50’sinden fazlasına ortak olduğu şirketler ile bu şirketlerin % 50’sinden fazlasına ortak olduğu şirketlere, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu hükümlerine tabi olmaksızın belediye meclisince belirlenecek süre ve bedelle işletilmesini devredebilir” düzenlemesi yer almaktadır.
Şirket hissesinin büyük bir kısmının ya da tamamının Belediyeye ait olması tek başına aradaki ilişkinin geçersiz olduğu şeklinde değerlendirilemez. Yine belirtilen yasal düzenlemeler karşısında şirket işçilerinin belediyelerin faaliyet alanındaki işlerde çalıştırılması, bir kısım emir ve talimatları belediye yetkililerinden almaları, belediye işçileri ile benzer işlerde çalıştırılmaları muvazaa kriteri olarak değerlendirilemez.
Davalı … ile davalı … Gıda Hayvancılık Tur. İnş. Madencilik Temizlik Güvenlik Danışmanlık Hiz. San. Tic. A.Ş. arasındaki ilişki geçerli olduğundan davacının davalı belediyenin taraf olduğu Toplu İş Sözleşmesinden yararlanması mümkün değildir.
Davacının Toplu İş Sözleşmesinden kaynaklanan fark alacaklara ilişkin talebin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalıdır.
Sonuç:
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ve bu karara karşı istinaf başvurusunu esastan reddeden Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin ise kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgililere iadesine, 26/01/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.