Sözleşmesi Yenilenmeyen Personel Hakkında Danıştay Kararı
Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Van İl Koordinatörlüğünde uzman olarak çalışan personelin, sözleşmesinin yenilenmemesi üzerine açtığı dava Danıştay’a taşınarak Danıştay 2. Dairede görüldü.
Davacı personel sözleşmesinin yenilenmemesi yönündeki idari işleme;
– Kurumun en kıdemli personeli ve kalifiye bir elamanı olduğu,
– Emek ve mesaisine ihtiyaç olduğuna dair kurum yazısı ve personel ihtiyacına rağmen sözleşmenin yenilenmemesi işleminin keyfiyete dayandığını,
– Sözleşmenin yenilenmemesi işlemi kamu yararına uygun olmadığı,
– Sözleşmenin uzatılmaması gerekçesinin tarafına bildirilmediği,
– Sözleşmenin yenilenip yenilenmemesi yolundaki takdir yetkisinin mutlak ve sınırsız olmadığı, – İşlemin sebep ve amaç unsurları yönünden hukuka uygunluk denetiminin yapılabileceğinin kabul edilmesi gerektiği,
gerekçeleriyle itiraz ederken,
Danıştay 2. Dairesi ise davacının, sözleşmesinin yenilenmemesine ilişkin idari işlemin iptaline yönelik talebini;
– Bir yıllık süreyle sınırlı olarak imzalanan sözleşmenin, süre bitiminde yenilenmesi konusunda idareye takdir yetkisi tanındığı,
– İdarenin bu yetkiyi kadro ve ihtiyaç durumu ile personele ilişkin özel durumları değerlendirerek kullanabileceği,
– İdarenin yeni dönem için yeniden sözleşme imzalamaya yargı kararıyla zorlanamayacağı,
gerekçeleriyle reddetti.
Danıştay 2. Dairenin ret kararı sonrasında davacı personelin temyiz istemi ise bu kez Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu (İDDK) tarafından reddedildi.
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun kararı şu şekilde…
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/598
Karar No : 2022/309
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1- …
VEKİLİ : Av. …
2- … Kurumu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU: Danıştay İkinci Dairesinin 31/10/2019 tarih ve E:2016/1400, K:2019/5774 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Van İl Koordinatörlüğünde uzman olarak görev yapan davacının 2016 mali hizmet yılı sözleşmesinin yenilenmemesine ilişkin 30/12/2015 tarih ve 12661 sayılı işlem ve bu işlemin dayanağını oluşturan 16/04/2008 tarih ve 26849 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Personel Yönetmeliği’nin 21/3. maddesinin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kalınan parasal hakların yasal faiziyle birlikte tazmini istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay İkinci Dairesinin 31/10/2019 tarih ve E:2016/1400, K:2019/5774 sayılı kararıyla;
Anayasa’nın 124 ve 128.; 5648 sayılı Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun’un 3, 14.; dava konusu Yönetmeliğin 4/1/(k), 7/2 ve 21.; Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Personel Hizmet Sözleşmesi İmzalanmasına İlişkin Yönerge’nin 6, 7 ve 9. madde hükümlerinin dava tarihindeki hâllerine yer verildikten sonra,
Anayasa Mahkemesinin 10/03/2011 tarih ve E:2008/54, K:2011/45 sayılı kararında, sözleşmeli personelin, Anayasa’nın 128. maddesinde sayılan “memurlar” kapsamında olmadığı, idare ile arasındaki sözleşmenin özel hukuk sözleşmesi olmadığı ve gördüğü hizmetin niteliği gereği işçi de sayılamayacağından, idarenin, ihtiyaç duyması hâlinde ve idari hizmet sözleşmesi imzalamak suretiyle sözleşmeli personeli istihdam edeceğinin belirtildiği,
Dava konusu yönetmelik hükmü yönünden;
5648 sayılı Kanun’un 14. maddesi uyarınca Kurumda hizmetlerin 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile diğer kanunların sözleşmeli personel hakkındaki hükümlerine bağlı olmaksızın istihdam edilen sözleşmeli personel eliyle yürütüldüğü,
Bu çerçevede Kurumda çalışacak personelin hizmete alınma, görevlendirme, görevde yükselme ve görevden alınma şekilleri, unvan, çalışma usul ve esasları, sayıları ile sözleşme esasları, hak, ödev ve sorumlulukları, nitelikleri, yetiştirilmeleri, disiplin, ücret, emeklilik ve diğer özlük işlerine ilişkin usul ve esasları belirlenmesi amacıyla yürürlüğe konulan dava konusu Yönetmeliğin 4/1/(k) maddesi uyarınca uzman personel ile imzalanan hizmet sözleşmesi süresinin bir mali yılı kapsadığı,
Yönetmeliklerin Anayasa, yasa, tüzük ve hukukun genel ilkelerine aykırı hükümler içermemesi ve öngörülen biçim ve yetki koşullarına uyularak çıkarılması dışında, söz konusu düzenleme yetkisinin kullanılmasında kamu hukuku yönünden herhangi bir engel bulunmadığı,
Bu durumda, mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, 5018 sayılı Kanun’a ekli (I), (II) ve (IV) sayılı cetvellerde sayılan kurum ve kuruluşlarda çalışanlardan gerekli nitelik ve şartları taşıyanların, kendilerinin isteği ve kurumlarının muvafakati ile davalı idarede sözleşmeli olarak istihdam edilebilecekleri, uzman personel ile bir yıl için imzalanan hizmet sözleşmesinin bu sürenin dolmasıyla kendiliğinden sona ereceği ve kural olarak personelin aylıksız izinli sayıldığı kadrosunun bulunduğu görevine döneceği, ancak bu noktada Başkanlık makamına sözleşmenin yenilenmesi konusunda takdir yetkisi tanındığı, bunun dışında sözleşmenin fesh edilmesinin nedenlerine de yönetmelikte ayrıca yer verildiği göz önünde bulundurulduğunda, üst normlara ve dayanağı Kanun’a aykırılık içermeyen dava konusu yönetmelik maddesinde hukuka aykırılık bulunmadığı,
Dava konusu bireysel işlem yönünden;
Hukuka uygun bulunan Yönetmelik hükmü gereğince, bir yıllık süreyle sınırlı olarak imzalanan sözleşmenin, süre bitiminde yenilenmesi konusunda idareye takdir yetkisi tanındığı, idarenin bu yetkiyi kadro ve ihtiyaç durumu ile personele ilişkin özel durumları değerlendirerek kullanabileceği, idarenin yeni dönem için yeniden sözleşme imzalamaya yargı kararıyla zorlanamayacağı göz önüne alındığında, 2015 mali yılının bitmesiyle sözleşme süresi dolan davacının sözleşmesinin 2016 mali yılı için yenilenmemesine ilişkin 30/12/2015 tarih ve 12661 sayılı dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, kurumun en kıdemli personeli ve kalifiye bir elaman iken, emek ve mesaisine ihtiyaç olduğuna dair kurum yazısı ve personel ihtiyacına rağmen sözleşmenin yenilenmemesinin işlemin keyfiyete dayandığını, kamu yararına uygun olmadığını gösterdiği; sözleşmenin uzatılmaması gerekçesinin tarafına bildirilmediği; sözleşmenin yenilenip yenilenmemesi yolundaki takdir yetkisinin mutlak ve sınırsız olmadığı, işlemin sebep ve amaç unsurları yönünden hukuka uygunluk denetiminin yapılabileceğinin kabul edilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI : Cumhurbaşkanlığı tarafından; Daire kararının usul ve hukuka uygun olduğu, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun temyiz talebinin reddi ile anılan kararın onanmasına karar verilmesi gerektiği,
Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu tarafından, davacının, imzalamış olduğu hizmet sözleşmesinin 17. maddesinde sözleşmesinin yenilenmemesi hâlinde sözleşmesinin sona ereceğini, sözleşmesinin yenilenmesinin Kurum başkanının takdirinde olduğunu kabul ve taahhüt ettiği, 672 sayılı KHK ile memurluk görevinden ihraç edildiği, talebinin haksız ve mesnetsiz olduğu ve iddialarını ispatlayamadığı; dava konusu Yönetmeliğin 20/01/2021 tarihinde yürürlükten kaldırıldığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan;
“a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması” sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay İkinci Dairesinin temyize konu 31/10/2019 tarih ve E:2016/1400, K:2019/5774 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Adli yardım kararından dolayı ertelenmiş olan temyiz aşamasına ilişkin yargılama giderlerinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Dairesince müzekkere yazılmasına,
4. Kesin olarak, 03/02/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
⇒ iscimemur.net’i twitter da takip etmek ister misiniz? Tıklayın